Dünya’nın Şekli Nedir?
Dünya’nın şekli nedir sorusu yüzyıllar boyunca çeşitli tartışmalara konu olmuştur. Son bilimsel tespitlere göre ise dünyamızın şekli geoittir. Bu biçim, üst ve alt kısımlardan hafifçe basık, orta kısımdan ise şişkindir. Dünyamızın şeklinin geoit olmasının en önemli kanıtları, uydumuz Ay’ın üzerinde gördüğümüz gezegenimizin gölgesi ve takım yıldızlarının gezegenimizin bazı bölgelerinde görülüp diğer bölgelerinde görülmemesidir. Dünya’nın geoit olması bitki örtülerinin farklılık göstermesine, gece ve gündüz farklarının oluşmasına, deniz ve okyanuslardaki tuzluluğun artmasına ve aynı zamanda okyanus ve denizlerdeki suyun daha az buharlaşmasına neden olmaktadır. Bu sonuçlar dünyamızda yaşamın sürmesi için kritik bir öneme sahiptir.
Dünya’nın Şekli Hakkında Bilim Adamlarının Görüşleri Neler?
Dünya’yı anlamak ve yorumlayabilmek için, kuşkusuz önce tanımak gerekir. Tanımaya Dünya’nın şekli ile başlamak ise neredeyse tüm bilim insanları için temel oluşturmuştur. Bu kapsamda Antik Yunan’dan Roma’ya, günümüze gelene dek sayısız bilimci, fizikçi ve felsefeci Dünya’nın şekli ve hareketleri konusunda çalışmalar yapmıştır.
Macellan’ın Dünya’nın Şekli ile İlgili Görüşleri
Bir denizci olan Macellan, genellikle bilimsel çalışmaları ile değil keşifleri ile tanınmaktadır. Çok gezen mi bilir çok okuyan mı sorusunun bir paradoksa dönüşmesinin sebebidir demek mümkün. Çünkü Macellan, tüm Dünya’yı dolaşmaya çıkarak Dünya’nın şekli hakkında fikir edinmiş ve Dünya’nın şekli neye benzer sorusuna “daire” yanıtını vermiştir. Fakat Macellan’ın Dünya’nın şekli ile ilgili görüşleri değil, daha çok Dünya’nın çevresini hesaplamaya katkısı gündem haline gelmiştir.
Biruni Dünya’nın Şekli ile İlgili Görüşleri
Türk bir bilim insanı olduğu için çalışmaları çok daha değerli görülen Biruni, Dünya’nın düz olmadığı bilgisini edindiğinde, Kristof Kolomb’un Dünya turuna çıkmasına daha 500 yıl vardı. Günümüz rakamlarına oldukça yakın tespitler yapan Biruni, çalışmalarında Dünya’nın şekli nasıldır sorusuna “küre” yanıtını bulmuştur. Üstelik bununla yetinmemiş ve Dünya’nın çapını hesaplamaya çabalamıştır.
Pisagor Dünya’nın Şekli ile İlgili Görüşleri
Bir matematik dehası olarak tanınan Pisagor, Dünya’nın şekli üzerine çalışmaları ilk kez bilim çevresine taşıyan isimdir. Dünya’nın yuvarlağa benzer bir biçim taşıdığını da haliyle ilk kez ortaya atan bilim insanıdır. Fakat bununla yetinmemiş, Dünya’nın şekli ve hareketleri üzerinde çalışmalarını arttırarak, Güneş’i ve Dünya’nın Güneş’in etrafında döndüğü bilgisine de ulaşmıştır. Fakat elbette dönem itibariyle kendisine pek inanan olmamış, hatta deli gözüyle bakılmıştır.
Galileo Dünya’nın Şekli ile İlgili Görüşleri
Pek çok kişinin, hikayesini bilimsel çalışmaları sebebiyle yargılandığı için bildiği Galileo; dünyaya mal olmuş bir bilim insanıdır. Çalışmalarında Dünya’yı ve evreni anlamaya yoğunlaşmıştır. Uzayı gözlemleyebilmek için teleskobu icat etmiş ve çok değerli astronomik keşifler yapmıştır. Bu gözlemler esnasında kendisinden önceki bilim insanlarının Dünya’nın şeklinin yuvarlak olduğu, Dünya dahil gezegenlerin Güneş etrafında döndüğünü kanıtlamıştır. Fakat aksini savunan kilise tarafından yargılanmış ve Orta Çağ karanlığına gömülmeye çalışılmıştır. Buna rağmen Galileo’nun çalışmaları bugün hala Dünya’yı anlama konusunda yol göstermeye devam etmektedir.
Bilim Adamlarının Dünya’nın Şekli Hakkında Çalışmaları
Hala tam anlamıyla çözülememiş evren sırları için araştırmalar devam etmektedir. Hatta geçtiğimiz dönemde James Webb uzay teleskobu gönderilmiş ve evrene dair en büyük bilinmezlerden birisi olan kara deliklerle ilgili inanılmaz fotoğraflar göndermiştir. Bu çerçevede düşünüldüğünde Dünya’nın şekli ve hareketleri konusunda, uzayın bilinmeyenleri ve gezegenler konusunda ilk yapılan çalışmaların ne denli önemli olduğu görülebilecektir.
Türk bilim insanı Biruni Dünya’nın şekli ile ilgili yaptığı çalışmalar esnasında dünyamızın şekli için yuvarlak demiş ve gezegenimizin Güneş etrafında dönmekte olduğunu görmüştür. Ek olarak Dünya’nın çapı üzerine araştırma yapmış ve bugün henüz yanlışlığı ispatlanmamış olan verilere oldukça yakın değerler sunmuştur. Dünya’nın yarıçapı için 6325 km şeklinde bir veri kaydetmiştir. Günümüzde ulaşılan son bilgi ise bu sayının 6357 km olduğu yönündedir.
Bir diğer önemli bilim insanı Aristotales Dünya’nın şekli ile ilgili yaptığı çalışmalar boyunca uzun uzadıya gözlemler yapmıştır. Ay’ı ve Güneş’i incelemiş, Dünya’nın bu iki cisim arasında bulunduğu tespit etmiştir. Ay tutulmasını izlerken Dünya’nın gölgesini incelemiş ve ünlü sözü “ancak yuvarlak bir cismin gölgesi yuvarlak olabilir”i kayıt altına almıştır. Ayrıca Kutup Yıldızı üzerine gözlemlerde bulunmuş ve Dünya’nın farklı noktalarından bu yıldızı izlemiştir. Mısır ve Yunanistan’dan gördüğü farklılıkları yorumlamıştır. Fakat dönemin koşulları sebebiyle vardığı sonuçta, evrenin merkezinde Dünya’nın olduğunu düşünmüştür. Günümüzde bu bilgi elbette aksi ispatlanmış bir veri olarak tarih kitaplarında yerini almıştır.